Selim’de balıklı gölün gizemli balıkları
|KARS'ın Selim ilçesi Dölbentli köyünde bulunan Balıklı Göl'deki sırtı yaralı balıklar, ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Üreyemedikleri için sayıları artmayan balıklarla ilgili anlatılan hikayelerde, Kıbrıs çıkarması sırasında ortadan kayboldukları ve savaÅŸ sona erdiÄŸinde tekrar görülmeye baÅŸlandığı belirtilirken, avlanmasının da günah olduÄŸuna inanılıyor.Dölbentli köyündeki gölde, vücutlarının çeÅŸitli yerinde yaralar olan balıklar, vatandaÅŸlardan yoÄŸun ilgi görüyor. Üreyemedikleri için sayılarının artmadığı, balıkların baÅŸka sularda yaÅŸayamadıkları belirtilen balıklarla ilgili ilginç hikayeler anlatılıyor. Kıbrıs çıkarması sırasında topluca kayboldukları belirtilen balıkların, savaÅŸtan sonra yeniden gölde görülmeye baÅŸlandığı ve sırtlarının da yaralı olduÄŸunun fark edildiÄŸi ileri sürülüyor. Onun için de halk arasında buradaki balıkların avlanmasının günah olduÄŸuna inanılıyor.ŞİFALI OLDUÄžUNA İNANAN VATANDAÅžLAR GÖL SUYUNU İÇİYORKöylülerin büyük özen gösterdiÄŸi balıklar günlük ekmek ve buÄŸday gibi yiyeceklerle besleniyor. Ziyarete gelenlerden bazıları suda elini yüzüne yıkıyor, bazıları ÅŸifa olsun diye içiyor, bazıları da sudan götürerek evlerinde banyo yapıyor.YILLARDIR SAYILARI DEĞİŞMİYORDölbentli Köyü Muhtarı Abdurrahman Reçber, balıkların sayısının ne artıp ne de azaldığını söyledi. Muhtar Reçber, 'Büyüklerimiz anlatırlardı ve derlerdi ki 1974 yılında Kıbrıs Harbi'nde balıklar olduÄŸu gibi hepsi kaybolmuÅŸ. Tekrar geri geldiklerinde hepsinin sırtında yara izleri varmış. Burası çok eskiden beri varmış. Balıkların sayısı ne artar ne de azalır. Kara balık diye bildiÄŸimiz balıkların sayısı hep böyle hiç deÄŸiÅŸmiyor ve bir yere de gitmiyorlar. Kaynak su burası, burada taÅŸların diplerindeki yuvalarında bekliyorlar. Suyu da yazın çok soÄŸuk kışın da çok sıcak olur. Kış aylarında burası buz tutmaz ve buhar çıkar. Köyümüze bu gölü ve balıkları görmek için çok gelip gidenler oluyor. Pandemiden dolayı ÅŸu anda fazla gelip giden yok ama burası ülke genelinde hatta yurt dışında bile iyi bilinir. Edirne, İstanbul, Hollanda ve Almanya'dan bile gelenler oluyor. Burada piknik yapıyorlar suda ellerini yüzlerini yıkıyorlar. Gerekirse suyunu bile evlerine götürüyorlar. Bu kaynak su da bir azalma bile olmuyor sürekli su oranı aynı duruyor' dedi.Göle sürekli buÄŸday ve ekmek bırakan Metin Bozkurt da gölün etrafının eskiden çayır çimen olduÄŸunu, gölün zarar görmesinin ardından köylüler tarafından çevresinin duvarla örülüp koruma altına alındığını söyledi. Uzun yıllardır bu göle büyük önem verdiklerini kaydeden Bozkurt, 'Birçok rahatsızlıklara bu suyun iyi geldiÄŸi biliniyor. Bu suyla yıkanıp, içenlerin bazı hastalıklarından ve rahatsızlıklarından kurtulduklarını duyduk. Ben bile buranın suyuyla yıkandım ve rahatladım. Dizlerim aÄŸrıyordu bu sudan kullandım ve aÄŸrılarımdan kurtardım. Buraya belirli zamanlarda gelip balıkların açlığını gidermesi için buÄŸday ve ekmek bırakmıyoruz. Çünkü buÄŸday bereket demektir' diye konuÅŸtu.
Bir önceki yazımız olan Mecidiyeköy D-100'de araç alev alev yandı başlıklı makalemizde Ateşe, D-100 Karayolu ve Edirne hakkında bilgiler verilmektedir.